20 Eylül 2022 Salı

Anadolu’dan İzlenimlerim 7 - İnsan Canının ve Kadının Değersizliği

 



Anadolu insanının hepsi için geçerli olduğunu düşünmediğim bir konu bu… Ama bazı yerlerde sebebini tam olarak da anlayamadığım konulardan biri kadına verilmeyen değer ve insan canının kıymetsizliği… 


Eskilerden kalan adetlerin süregelmesinden midir yada babanın davranışlarının oğulda yansıması mıdır bilinmez. Babaların yanında “ayıp” diye sevilmeyen çocukların sevgisiz kalıp değer vermeyi öğrenememesinden midir o da bilinmez. Yani dinden gelen bir ritüel değildir cana ve kadına değer verilmemesi. Çünkü biz “Canınız size  Allah’ın emanetidir” diyen, çocuklarını, torunlarını herkesin yanında seven, eşlerinin her birine “en çok beni seviyor” hissini hissettiren bir peygamberin ümmetiyiz. 


O halde neden bu değersizlik? Evin geçim sorumluluğu erkeğe ait olmasına rağmen tarlada sabahtan akşama kadar çalışan, bunun yanında evini ve çocuklarını ihmal etmeyen kadına gereken değer neden verilmiyor? Karnında bebesini taşıyan bir anne biraz nazı hak etmez mi? Ona neden farklı bir muamele yapılmıyor? Tarladaki işi aksamasın diye bebeğini sütten kesen annelere neden yanlarındaki büyükler müdâhale etmiyor? Hâlâ var mıdır bilmiyorum “Çocuğumu doktora götürün” diye yalvaran bir annenin sesine kulak verilmemesi… Eskilerden çok varmış bu şekilde bebeğini kaybeden anneler. Hatta eşimin dedesi gurbetteyken 2,5 yaşındaki evladı vefat etmiş. Anneannesi doktora götürmek istese de büyükler izin vermemiş. Bundan habersiz evine dönen dedeye durumu babası haber vermiş. Adamcağız çok üzülmüş doğal olarak ve maalesef babasının azarıyla karşılaşmış. Neden mi? Çocuğunu babasının yanında sevmesi ayıp olduğu kadar çocuğunun ölümüne üzülmesi de ayıpmış. Ne acı olaylar yaşanmış ülkemizde ne acı… Ama bu acıları devam ettirmek de ettirmemek de bizim elimizde.


İşin ilginç yanı kadınlar da değersizliği o kadar içselleştirmişler ki canlarını dişlerine takmış, “beni görün artık” der gibi çalışıyorlar. Hasta olsalar doktora gitmek en son başvuracakları şey… Evdeki ilaçlarla yada kulaktan dolma bilgilerle başlarının çaresine bakıyorlar. Kendileri bu şekilde bir hayat felsefesi geliştirdikleri için eşini düşünen erkekler yada canının değerini bilen hanımları da kendi içlerinde yargılar durumdalar maalesef… Böyle olunca sıkıntıyı çeken kadın  bu duruma alıştığı için halinden memnun görünüyor. Sıkıntıyı çektiren erkek için de bu durum canına minnet zaten…


Yaşanan acılar değer yargılarımızı değiştirmelidir. Eğer bir şeylerin islamiyetten geldiğini savunarak hayatımızı düzene koyuyorsak bu yapılanların hiçbiri islamiyette yok! Eğer hayatımızı islama göre yaşamamayı seçtiysek bunları söylememin de bir anlamı yok! Herkes dilediği gibi yaşamada özgürdür…